yandex
Sıla MADEN
Köşe Yazarı
Sıla MADEN
 

Ölüm son mu başlangıç mı?

Yazar Adı: Mustafa Ulusoy Kitap Adı: Giderken Bana Bir Şeyler Söyle. İlk başta şöyle başlamak istiyorum. Ne kitap ne de yazar tanıdığım Bildiğim bir yazar değildi, bir rastlantı sonucu elime geçti. İyi ki de geçmiş diyorum. Mustafa Ulusoy'u ve fikirlerini gayet mantıklı buldum ve sevdim. Özellikle ülke olarak çok zor günlerden geçtiğimiz, başımızda bir virüs illeti dolaşırken, herkes ölüm muhabbeti yapıp durmadan bu konuyu irdelerken, ölüm hayatın sonu mu? Yoksa başlangıcı mı, ölünce ne olur? Yakınlarımızdan birinin ölmesi bize haksızlık mıdır?  Ölüm ve sevdiğinizi kaybetme korkusuyla nasıl yüzleşilir? Kaybettiğiniz kişinin sizde açtığı derin yara ve boşlukla nasıl başa çıkılır? İşte bu sorularımıza mantıklı cevaplar veren, terapi niteliğinde insana iyi gelecek bir kitap.  Kitapta en çok dikkatimi çeken konu "ölmek için en uygun zaman ne zamandır"? Bir düşünelim; kimse bu soruya cevap veremez, ölen kişilerin yakınlarına bir kulak verin. Kaç yaşında ölürse ölsün, ölen kişilerin ardından söylenen söz; "Ölmesi için erkendi" İster 7 olsun ( Daha okuyacaktı evlenecekti, iş kuracaktı, çocukları olacaktı gibi) ister 70 ( Daha torunlarının evlendiğini görmedi, hacca gidecekti, emekli parası yiyecekti, daha yeni rahata erecekti falan filan... Evet, ölüm kabullenmesi en zor olaydır. "Ama ölünce arkamda ne bırakacağım" diyenler aldananlardır.Ancak "önüme ne katacağım" diyenler kazanan taraftır. Sevdiklerinizin ölümünün arkasından en çok dile getirilen ve bu kitapta dikkatimi çeken bir konu var ; niye?  Hayatta en tehlikeli kelime Niye'dir. Niye hastalandım? Niye benim başıma geldi? Niye hep beni buluyor? Niye niye niye... Ve Niye'nin ardından keşke gelir. Niye deyip olana rıza göstermeyen insan, keşke deyip olayın sorumluluğundan kurtulmak ister. Ya olanları kabullenir tevekkül ederiz, ya da niye ben diyerek isyan ederiz; ancak unutmamak gerekir ki her acı taşınabilir( Unutmayın Allah kuluna taşıyamayacağı yük vermez). Ancak acıyı taşınamaz hale getiren ona razı olmayışımızdır.   Başta söylediğim gibi başımızda olan bu virüs illeti ile  bağdaştıracak olursak bugünlerde hepimizin kaygı endişeleri aldı başını gidiyor, bu konu ile ilgili de çok güzel bir tespit var kitapta. Şöyle diyor; üzüntü duygusu geçmişte ve şu anda olanlara razı olmamaktır, kaygı ise şu anda olmayan gelecekte ise olabilecek şeylere razı olmamaktan doğar.  Arkadaşlar dikkatinizi çekiyorum, gelecekte "ya olursa" dediğimiz şeyler. Kitapta narsistliğe de çok güzel değinmiş yazar. Narsistliğin kendini o kadar çok sevmenin insanı uçurma götüreceğini, birinin sizi beğendiği zaman aslında sizi değil sizi, yaradanı- yaratıcıyı beğendiğini akıldan çıkarmamak gerektiğini vurguluyor. Hayat ileriye doğru akar gider ama ancak geriye bakarak anlaşılabilir diyor yazar. O zaman tevekkül ve inançla bu günleri de atlatacağımıza  inanıyorum. Bu kitabı da hele ki bu günlerde hepinize tavsiye ediyorum. Unutmayın hayat biz planlar yaparken bize yaşattıklarıdır. Başka bir kitap yorumunda buluşmak dileğiyle kitapla kalın...
Ekleme Tarihi: 26 Mart 2020 - Perşembe

Ölüm son mu başlangıç mı?

Yazar Adı: Mustafa Ulusoy
Kitap Adı: Giderken Bana Bir Şeyler Söyle.

İlk başta şöyle başlamak istiyorum. Ne kitap ne de yazar tanıdığım Bildiğim bir yazar değildi, bir rastlantı sonucu elime geçti. İyi ki de geçmiş diyorum. Mustafa Ulusoy'u ve fikirlerini gayet mantıklı buldum ve sevdim. Özellikle ülke olarak çok zor günlerden geçtiğimiz, başımızda bir virüs illeti dolaşırken, herkes ölüm muhabbeti yapıp durmadan bu konuyu irdelerken, ölüm hayatın sonu mu? Yoksa başlangıcı mı, ölünce ne olur? Yakınlarımızdan birinin ölmesi bize haksızlık mıdır?  Ölüm ve sevdiğinizi kaybetme korkusuyla nasıl yüzleşilir? Kaybettiğiniz kişinin sizde açtığı derin yara ve boşlukla nasıl başa çıkılır? İşte bu sorularımıza mantıklı cevaplar veren, terapi niteliğinde insana iyi gelecek bir kitap. 


Kitapta en çok dikkatimi çeken konu "ölmek için en uygun zaman ne zamandır"? Bir düşünelim; kimse bu soruya cevap veremez, ölen kişilerin yakınlarına bir kulak verin. Kaç yaşında ölürse ölsün, ölen kişilerin ardından söylenen söz; "Ölmesi için erkendi" İster 7 olsun ( Daha okuyacaktı evlenecekti, iş kuracaktı, çocukları olacaktı gibi) ister 70 ( Daha torunlarının evlendiğini görmedi, hacca gidecekti, emekli parası yiyecekti, daha yeni rahata erecekti falan filan... Evet, ölüm kabullenmesi en zor olaydır. "Ama ölünce arkamda ne bırakacağım" diyenler aldananlardır.Ancak "önüme ne katacağım" diyenler kazanan taraftır. Sevdiklerinizin ölümünün arkasından en çok dile getirilen ve bu kitapta dikkatimi çeken bir konu var ; niye?  Hayatta en tehlikeli kelime Niye'dir. Niye hastalandım? Niye benim başıma geldi? Niye hep beni buluyor? Niye niye niye... Ve Niye'nin ardından keşke gelir. Niye deyip olana rıza göstermeyen insan, keşke deyip olayın sorumluluğundan kurtulmak ister. Ya olanları kabullenir tevekkül ederiz, ya da niye ben diyerek isyan ederiz; ancak unutmamak gerekir ki her acı taşınabilir( Unutmayın Allah kuluna taşıyamayacağı yük vermez). Ancak acıyı taşınamaz hale getiren ona razı olmayışımızdır.

 

Başta söylediğim gibi başımızda olan bu virüs illeti ile  bağdaştıracak olursak bugünlerde hepimizin kaygı endişeleri aldı başını gidiyor, bu konu ile ilgili de çok güzel bir tespit var kitapta. Şöyle diyor; üzüntü duygusu geçmişte ve şu anda olanlara razı olmamaktır, kaygı ise şu anda olmayan gelecekte ise olabilecek şeylere razı olmamaktan doğar.  Arkadaşlar dikkatinizi çekiyorum, gelecekte "ya olursa" dediğimiz şeyler. Kitapta narsistliğe de çok güzel değinmiş yazar. Narsistliğin kendini o kadar çok sevmenin insanı uçurma götüreceğini, birinin sizi beğendiği zaman aslında sizi değil sizi, yaradanı- yaratıcıyı beğendiğini akıldan çıkarmamak gerektiğini vurguluyor. Hayat ileriye doğru akar gider ama ancak geriye bakarak anlaşılabilir diyor yazar. O zaman tevekkül ve inançla bu günleri de atlatacağımıza  inanıyorum. Bu kitabı da hele ki bu günlerde hepinize tavsiye ediyorum. Unutmayın hayat biz planlar yaparken bize yaşattıklarıdır. Başka bir kitap yorumunda buluşmak dileğiyle kitapla kalın...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bolbolhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.