Din; İnsanlara asıl amacın Allah Rızası olduğunun haberini verir. Asıl yurdun, sonsuz ve ebedi Ahiret yurdu olduğunun, yaşanılan maddesel Dünya’nın, Cennet ve Cehennem mekanlarının kazanılacağı bir imtihan sahası olduğunun bilgisini verir.
İdeolojiler; İnsanlara tamamen maddesel Dünya bakış açısı ile, ahlak ve erdemliliğin birinci planda olmadığı tümüyle nefsani hırs ve heveslerin hâkim olduğu, kendilerinin takipçileri haricinde bulunan tüm insanlara düşman gözüyle bakan, yaratıcının ise yok sayıldığı veya ikinci plana atıldığı bir yaşam vaat eder.
Kısaca özetlemek gerekirse dinin (Allah katında Hak Din İslam’dır) bir sahibi ve onun imtihanında olan kulları vardır ve tüm amaçları ilahidir. İdeolojinin ise tamamıyla materyalist bir bakış açısı vardır.
Yahudiliğe baktığımız zaman bir dinden ziyade, üstün ırk saplantısının hâkim olduğu, yaratıcı ile ilgili çarpık ve saçma düşünceleri olan, dünyevi zevkleri ön planda tutan, din kılıfı ile kamufle edilmiş, üstün ırk saplantılı sapkın bir ideolojidir.
Yahudiliğin, din ile arasında olan farklarına bakacak olursak:
1-) Kendine tabi olanlara herhangi bir asıl ebedi hayata kavuşturmak gibi bir gayesi yoktur. Tamamıyla Mesihi bir bakış açısına sahiptir. Dünya ile sınırlı bir bakış açısı vardır.
2-) Kendine tabi olanlara şahsi bir kurtuluş vaat etmez. Her Yahudi Mesih dönemini görecek, dinin nimetlerinden faydalanacak gibi bir gayesi yoktur. Zamansız ve belirsiz bir Mesih beklentisi ile Yahudiliğin üstün geleceği bir bakış açısı vardır. Diğer ideolojilerde aynı şekildedir. Komünizm ve Liberalizm taraftarlarına uzun ve çetrefilli bir yolun olduğunu elbet ideolojilerinin galip geleceğini söyler. İnsan ve Vicdan endeksli bir bakış açıları yoktur.
3-) Yahudilik ulusçudur. Bir ulusun daha doğrusu bir ırkın temsilcisidir. O ırk için yeryüzü cenneti kurma hedefi taşır. Kuracakları bu yeryüzü cenneti diğer ırklar içinse bir yer yüzü cehennemidir. Diğer ideolojilerde bu şekildedir. Kendi taraftarlarına seslenir ve ortam hazırlar. Örneğin; “Sosyalizm proletaryanın Kapitalizm ise zenginlerin cennetidir.” Oysa İslam dininde insanlar arasında; Sınıf, ırk, ulus gibi farklar yoktur. Tek fark iman eden ile etmeyen arasında ortaya çıkar.
4-) Yahudilik aynı ideolojilerde olduğu gibi kalplere değil bedene seslenir. Allah rızası, niyet, ihlas, takva gibi kavramları yoktur. Tamamıyla şekil üzerine odaklıdır.
5-) Yaratıcının üstünlüğü yoktur. Tahrif ettikleri Tevrat’ın birçok noktasında övdükleri Yehova’yı aynı şekilde birçok noktada ise yendiklerinden bahsederler. Yaratıcı&kul ilişkisi çarpıktır.
6-) İman ettikleri Muharref Tevrat tamamı ile ruhban sınıfı tarafından bozulmuş, değiştirilmiş nefsani bir kitap halini almıştır, ilahi değildir. Din de ilahi kitap değiştirilemez ve müdahale dilmez. Açıklanır veyahut izah edilir, çağın diline idrak ettirilir.
Detaylı bir şekilde incelendiği zaman onlarca farklılık göz önüne çıkar, anlamak ve kavramak için temel hatlarıyla bu farklılıklar yeterlidir Bu kısa yazımızda anlatmak istediğimiz; Yahudilik bir din değil, Kabalacı Hahamlar tarafından, sapkın, nefsani düşünce ve dürtülerin ortaya koyulduğu sapkın bir ideolojidir.
Yazıklar olsun! (Tevrat ve İncil’i) Kitabı kendi elleriyle (bozup uydurma şeyler) yazdıktan (Kur’an’ın ayetlerini de yanlış yorumlayıp çarpıttıktan) sonra değersiz (dünya menfaatleri) karşılığı satmak (ve güçlü kesimlere yaranmak) için: “Bu Allah katındandır” diyenler (yok mu;) işte yazıklar olsun elleriyle yazdıklarından ötürü böylelerine ve kazandıklarından dolayı vay onların haline! (Ki onların bir kısmını tanıyorsunuz.) BAKARA, 79