Yeni bir yazıyla sizlerle beraber olmaktan mutluluk duyuyorum. Bu hafta hayat dolu olmakla ilgili tefekkür etme şansı buldum bunu bazen bir oyunla yakaladım bazen kalp gözüyle hayata tutunan güzellerle deneyimledim fark etmediğim bakış açılarını anın içinde aydınlanan bir fotoğrafta gördüm.
Hayat dolu olmanın yollarını kendi içimde sorguladığım zaman yolun ancak Anı yaşamakla, pişmanlıkları bir tarafa bırakıp bir güzelin gülümsemesine şahit olmakla mümkün olabileceğini düşünüyorum. Sevdiğimiz anları yüreğimizin en ücra köşelerinden çıkarıp eyleme dökmekle hayat enerjimizi canlandırabiliriz
Üzerimizdeki ölü topraktan zihnimizi arındırarak yüreğimizde çiçekler açtırmanın yollarını araştır. Çünkü her bireyin kendini yetiştirme gücünü ve başkalarına vesile olabilmenin cesaretini hayat dolu olmakla bulabileceğine inanıyorum.
En ufak bir an duygu dünyanızda ışık yaymanızı sağlasın mesela sizin için yapılmasa bile anın içinde hatıra olabilecek papatya tacı, size hayat dolu olabilmenin anahtarını versin. İnsan beyni gördüğü gerekli gereksiz her şeyi kaydeder ama bir insan yaşamı algısında seçicilik yaparak keşfetmeye çalışırsa hayat dolu olmanın huzurunu yaşar.
Peki, algımızı nasıl daha iyi boyuta taşırız?
Bence ‘Sınırı Olan Her Şey Kıymetlidir’ fikriyle neyi görmek istediğimizi neyi dinlemek isteğimizi kararlaştırarak başlayabiliriz. Her şey bir an önce olsun düşüncesiyle hareket edilen bu çağda, hangi noktalarda aşırıya gidiyorsak yapacağımız ufak sadeleşme hamleleriyle bize verilen hayat enerjisini kaliteli hale getirebiliriz. Sadeleşebildiğimiz oranda hissederek yaşamanın ruhumuza can suyu olmasına izin verebiliriz çünkü hissetmek eylemi, hayatın karşısında durarak değil hayatla beraber yaşamın içinden akmakla mümkündür.