Vefa :sevgide bağlılık,kafi gelme,sözünde durma,minnettarlık gibi anlamlara geliyor olsa da günümüzde bir levhaya eğreti oturtulmuş ,manasından fersahlarca uzak anlamlar ifade etmekle kalmayıp,boza adlı içeçeğe veya tarihi bir sokağa verilmiş isimden öteye geçememiştir.
Bir fincan kahveye kırk yıllık hatırı yüklettiren vefa duygusudur.‘Çay kahve bahane gönül muhabbet ister’diyenin de vefa duygusuna atıfta bulunduğu görülmektedir.Aslında maksadın kahve içmek olmadığı ‘ bir fincan kahve mi içsek iki muhabbetin belini kırarız’derken Ayten teyzemizin de üzerinde durduğu konu bu olsa gerek.
Zengin olup parayı bulunca bizleri,doğduğun toprakları unuttun,beğenmez oldun buraları;zenginlik gelip geçici kimseleri hakir görme diyen köyün ihtiyar bilgesi Şakir Efendi de bir uyarı niteliğinde vefasızlığın tehlikeli bir davranış olduğu konusunda hatırlatma yapmaktadır.
‘İyi günde kötü günde’ sözüyle evlilik birlikteliğine adımı atan kıymetli çiftlerden biri yıllar sonra elim bir trafik kazası sonucu yatağa bağımlı kalınca verdiği sözü unutu terk i diyar eyleyerek kayıplara karışınca acı bir vefasızlık örneği sergilenmiş olur.
İnsanoğlu yaratılmadan ruhlar aleminde rabbiniz kim? sorusuna Hz. Allah cc yanıtını vermiş olsa da hiç soz vermemiş gibi gafil davranarak Cenabı hakkın emir ve yasaklarına muhalefet ederek ağır bir vefasızlık örneği sergilenmiş olur.
En manidar vefa örneği ise Hz Hatice annemizin vefatından sonra Peygamber (SAS) hane i saadetlerini şereflendiren Hz. Hatice annemizin arkadaşlarını ayakta karşılayıp onlara oturmaları için yer göstermesidir.
Son söz olarak anne babasına,doğduğu topraklara en önemlisi de Kıtab ı Mukaddese vefasız davranıp yüz çeviren iflah olamaz.DİKKAT!!!!
Sürç i lisan ettiysek affola.