yandex

Konuşma zorluğunun ilacı: Okumak

TÜRKİYE 04.07.2019 - 21:44, Güncelleme: 16.12.2020 - 17:32 3517+ kez okundu.
 

Konuşma zorluğunun ilacı: Okumak

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Tarih Bölümü Mezunu Mücahit Balıkçı, konuşma zorluğunu kitap okuyarak ve diksiyon kursları alarak yendiğini ifade etti.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Tarih bölümünden mezun olan Mücahit Balıkçı küçük yaşlardan itibaren konuşma zorluğu çektiğini belirterek,”Bu hayata başlar iken her insanın bir kusuru,eksiği vardır.Bu minvalde sahibi kiramı ondan gayret ve çaba istemektedir.Bende küçük yaşlardan itibaren konuşma zorluğu ve kekemelik hastalığına yakalanmıştım.Bu süre zarfında ilkokul,ortaokul ve hakeza lise hayatıma kadar etkisi devam etmiş idi.Bu durum beni hem sosyal hayattan geri bıraktırmış hem de kendime olan özgüvenimi kaybettirmişti ”dedi   “HERKESİN RUHUNA DOKUNAN BİR İNSAN OLMALI” Çevresinden gelen baskılar,eleştiriler güvenini ve umudunu kırdığını belirten Balıkçı,” Ben bir ab-ı hayat arıyordum.Ruhuma şifa veren bir deryaya susamıştım.Bu şifa, belki bir kitaptan olacaktı belki de bir insan dokunmasıyla gerçekleşecekti.Bu minvalde dua çok önem arz etmekteydi.Lakin duayı yapabilmek için fiili ve kavli bir harekat lazımdı.Bizlerde bunun için çalışmaya ve bu halin bitmesi için arayışa geçtik.Kader bizi ruhumuza dokunan bir hocamı çıkardı.Bana tavsiyeleriyle,öğütleriyle ruhuma ,alemime dokunmasıyla bir nevi şifaya matuf oldum.Topluma çıkmamı,kimseyi kendinden üstün görmemeyi, doğruyu bildiğini ve bunu haykırabilmemi öğretti.Ben de bu anlayış ve öğüt ile yola koyuldum.İlerleyen süreçlerde yollarda hiç tanımadığım insanlara selam verip, heyecanımı ve korkumu yenmeye çalıştım” diye konuştu.   “İNSAN HİÇBİR ŞEYİ ERTELEMEMLİ” Balıkçı, uzun zaman sonra insanlarla kısa da olsa sohbet etmeye ve tanışmaya çalıştığını vurgulayarak,”Sabahlara kadar sesli kitap okumaları, ağzıma kurşun kalem alıp saatlerce dil çalışmaları, üniversitedeki topluluklara girerek orada söz hakkı alıp konuşmalar yaptım. Arkadaşlarımdan ve çevremden sesimin müsait ve güzel olduğunu söylemeleri ile şiir seslendirmelerine başladım. Kısa zamanda güzel çalışmalar ortaya koyabildim. Bu süreçte azmimizi ve gayretimizi kıranlar oldu ise de hiçbir zaman onlara kulak asmayıp hedefim ve hayalim doğrultusunda çalışmalarıma devam ettim. Hayatta en hoşuma giden durum yeni insanlar ile tanışmak ve onlardan bir şeyler alıp hayatıma katabilmekti. Daha sonra halk eğitimlerde sunuculuk, spikerlik ve hitabet eğitimleri aldım. Bu zaman zarfında aktif bir şekilde sunuculuk görevim oldu. İlk programlarda heyecanım olsa da zaman ile bu durumdan eser kalmamıştı. Kitaplaşan İnsanlar Topluluğu olarak Gençlik Merkezlerinde konuşmalarım ve seminerlerim gerçekleşti. Zaman bizlere gösterdi ki bu hayatta engeller olsa dahi hiçbir zaman isteği, çabayı, azmi ve ertelemeyi unutmamalıdır” dedi.   “FARKINDALIK YARATMAK GEREK” Sorunların hemen bir anda çözülmesi imkânsız olduğunu dile getiren Balıkçı şunları kaydetti;” İnsan zamana bıraktığında ise çözümü daha kolay gerçekleşmektedir. İnsan bu hayatta mefkûresini ve idealini hiçbir zaman yitirmemelidir. Eğer insan önce kendi içinde güvenin ve azmini kaybederse dışarıya da olumlu sinerji veremez. Hayat bizlere zorluklar sunmakta biz her daim güler yüzlülüğü, olumsuz durumu nasıl olumlu hale çevirebilirim derdinde olmalıyız.Bir nevi insanlara şifa olabilmektir hüner.Bu hayatta farkındalık yaratmak gerekir. Asıl önemli olan insanların kalbinde iz bırakabilmektir.” Balıkçı, kekeme ve konuşma zorluğu çeken insanlara topluma girip söz almaktan çekinmemeleri gerektiğini söyleyerek şu tavsiyeleri verdi; İlk başlarda hata olacaktır. Ama insan hata yaparak bir şeyleri yener. Kitap okuma, kurslardan yararlanma, insanlarla iletişim halinde olma, konuşmaktan ve hata yapmamaktan korkmamalıdırlar.” (Umahan öz)
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Tarih Bölümü Mezunu Mücahit Balıkçı, konuşma zorluğunu kitap okuyarak ve diksiyon kursları alarak yendiğini ifade etti.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Tarih bölümünden mezun olan Mücahit Balıkçı küçük yaşlardan itibaren konuşma zorluğu çektiğini belirterek,”Bu hayata başlar iken her insanın bir kusuru,eksiği vardır.Bu minvalde sahibi kiramı ondan gayret ve çaba istemektedir.Bende küçük yaşlardan itibaren konuşma zorluğu ve kekemelik hastalığına yakalanmıştım.Bu süre zarfında ilkokul,ortaokul ve hakeza lise hayatıma kadar etkisi devam etmiş idi.Bu durum beni hem sosyal hayattan geri bıraktırmış hem de kendime olan özgüvenimi kaybettirmişti ”dedi

 

“HERKESİN RUHUNA DOKUNAN BİR İNSAN OLMALI”

Çevresinden gelen baskılar,eleştiriler güvenini ve umudunu kırdığını belirten Balıkçı,” Ben bir ab-ı hayat arıyordum.Ruhuma şifa veren bir deryaya susamıştım.Bu şifa, belki bir kitaptan olacaktı belki de bir insan dokunmasıyla gerçekleşecekti.Bu minvalde dua çok önem arz etmekteydi.Lakin duayı yapabilmek için fiili ve kavli bir harekat lazımdı.Bizlerde bunun için çalışmaya ve bu halin bitmesi için arayışa geçtik.Kader bizi ruhumuza dokunan bir hocamı çıkardı.Bana tavsiyeleriyle,öğütleriyle ruhuma ,alemime dokunmasıyla bir nevi şifaya matuf oldum.Topluma çıkmamı,kimseyi kendinden üstün görmemeyi, doğruyu bildiğini ve bunu haykırabilmemi öğretti.Ben de bu anlayış ve öğüt ile yola koyuldum.İlerleyen süreçlerde yollarda hiç tanımadığım insanlara selam verip, heyecanımı ve korkumu yenmeye çalıştım” diye konuştu.

 

“İNSAN HİÇBİR ŞEYİ ERTELEMEMLİ”

Balıkçı, uzun zaman sonra insanlarla kısa da olsa sohbet etmeye ve tanışmaya çalıştığını vurgulayarak,”Sabahlara kadar sesli kitap okumaları, ağzıma kurşun kalem alıp saatlerce dil çalışmaları, üniversitedeki topluluklara girerek orada söz hakkı alıp konuşmalar yaptım. Arkadaşlarımdan ve çevremden sesimin müsait ve güzel olduğunu söylemeleri ile şiir seslendirmelerine başladım. Kısa zamanda güzel çalışmalar ortaya koyabildim. Bu süreçte azmimizi ve gayretimizi kıranlar oldu ise de hiçbir zaman onlara kulak asmayıp hedefim ve hayalim doğrultusunda çalışmalarıma devam ettim. Hayatta en hoşuma giden durum yeni insanlar ile tanışmak ve onlardan bir şeyler alıp hayatıma katabilmekti. Daha sonra halk eğitimlerde sunuculuk, spikerlik ve hitabet eğitimleri aldım. Bu zaman zarfında aktif bir şekilde sunuculuk görevim oldu. İlk programlarda heyecanım olsa da zaman ile bu durumdan eser kalmamıştı. Kitaplaşan İnsanlar Topluluğu olarak Gençlik Merkezlerinde konuşmalarım ve seminerlerim gerçekleşti. Zaman bizlere gösterdi ki bu hayatta engeller olsa dahi hiçbir zaman isteği, çabayı, azmi ve ertelemeyi unutmamalıdır” dedi.

 

“FARKINDALIK YARATMAK GEREK”

Sorunların hemen bir anda çözülmesi imkânsız olduğunu dile getiren Balıkçı şunları kaydetti;” İnsan zamana bıraktığında ise çözümü daha kolay gerçekleşmektedir. İnsan bu hayatta mefkûresini ve idealini hiçbir zaman yitirmemelidir. Eğer insan önce kendi içinde güvenin ve azmini kaybederse dışarıya da olumlu sinerji veremez. Hayat bizlere zorluklar sunmakta biz her daim güler yüzlülüğü, olumsuz durumu nasıl olumlu hale çevirebilirim derdinde olmalıyız.Bir nevi insanlara şifa olabilmektir hüner.Bu hayatta farkındalık yaratmak gerekir. Asıl önemli olan insanların kalbinde iz bırakabilmektir.” Balıkçı, kekeme ve konuşma zorluğu çeken insanlara topluma girip söz almaktan çekinmemeleri gerektiğini söyleyerek şu tavsiyeleri verdi; İlk başlarda hata olacaktır. Ama insan hata yaparak bir şeyleri yener. Kitap okuma, kurslardan yararlanma, insanlarla iletişim halinde olma, konuşmaktan ve hata yapmamaktan korkmamalıdırlar.”

(Umahan öz)

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bolbolhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.